FARABİN'İN ÜTOPYASI

Platon’dan etkilenen Farabi, "Medinet’ül Fâzila" (Erdemli Şehir) adlı eserinde böyle ütopik bir devlet tasarlamıştır.
Ona göre, insanlar yardımlaşarak bir arada yaşamalıdır. Kötü insanlar toplumdan çıkarılmalıdır. Erdemli şehirde gerçeklikler, doğruluklar, iyilik ve güzellikler birleşirler. Bunu sağlayan bu şehrin yöneticisidir. Yönetici en önemli unsurdur. Ve sahip olması gereken özellikler vardır. Eğer bu özelliklere sahip ise iyi bir yönetici ve akıbetinde erdemli bir toplum oluşur. Bir topluma ancak bedenen ve ruhen sağlam, zeki, öğrenme ve öğretmeyi seven, dürüst, kendine güvenen, Allah'a inanan, çalışkan kimse başkan olmalıdır. Bu özelliklere sahip yöneticiler, yönettikleri kişileri bilgi bakımından yükseltirler. Toplum yaşamında iyiyi, doğruyu ve güzeli gerçekleştirmek suretiyle insanların mutluluğunu sağlarlar. Yöneticiler bu niteliklere sahip olmadıkları takdirde, yönettikleri kişiler mutsuz olur. Mutluluğa ulaşmak için kurulan her şehir erdemli şehirdir. Farabi buradan yola çıkarak, mutluluğa erişmek amacıyla el ele vererek çalışan bir millete “erdemli bir millet”, bütün milletleri mutluluğa ulaşmak için el birliğiyle çalışan bir dünyaya da “erdemli dünya” der. Böylece, erdemli bir toplumdan erdemli bir "dünya devleti" ne ulaşılır.

Farabi'nin bütün sorumlukları tek bir kişiye yani yöneticiye yüklemesi bir yandan doğru gelirken diğer yandan da kafamı karıştırdığını söylemek doğru olur. Yöneticiye çok fazla sorumluluk yüklediğini düşünüyorum. Fakat bu özellikler bence de bir yönetici de bulunması gereken özellikler.

Farabi'ye göre, başkanlık edecek kişide su erdemler bulunmalıdır: "Organları tam olmalıdır, anlayışlı olmalıdır, belleği güçlü olmalıdır, akıllı ve ince görüşlü olmalıdır, güzel konuşmalıdır, öğrenmeye gönüllü olmalıdır; yiyeceğe-içeceğe ve eğlenceye tutkun olmamalıdır, doğruluğu sevmeli, yalancılıktan kaçınmalıdır. Nefsini yüksek tutmalı ve kendisinden kuşkulandıracak şeylerden çekinmelidir, dindar olmalı ve dünyevi kaygılarda gözü bulunmamalıdır, adaletli olmalı ve kötülük yapmaktan çekinmelidir, işinde arzulu olmalıdır."

Farabi'nin ütopyasının ana özü ideal devlet düzeninde ilk amacın mutluluğa ulaşmak olduğunu  vurguluyor. Farabi'ye göre asıl mutluluğun mekanı ahiret hayatıdır. Ve dünya hayatı ile ahiret hayatı birbiriyle ilişkilidir. Ve başkanın da Allah tarafından gönderilen peygamberlerin özelliklerine sahip olması gerektiğine vurgu yapar.






Yorumlar

Popüler Yayınlar